Teknolojinin sürekli evrildiği bir dünyada markalar ve perakendeciler, tüketici deneyimini artırmak için gelecek nesil barkodlara doğru kayışı benimsemektedir. QR kodları gibi bu yeni 2D barkodlar, GS1 tarafından desteklenerek, alışveriş yapanların ürünlerle etkileşim kurma şeklini devrimleştirmektedir.
Fiyat sorgulama için kullanılan geleneksel UPC barkodlarının aksine, bu gelişmiş barkodlar tüketicilere ayrıntılı ürün bilgilerini parmaklarının ucunda sunmaktadır. Yapılan son araştırmalara göre, tüketicilerin %77’si ürün bilgisinin bir satın alma yaparken temel olduğunu düşünmekte olup, taranabilir barkodlar veya değerli içgörüler sunan QR kodları içeren ürünleri satın almaya daha fazla eğilimli olduğu belirtilmektedir.
Tüm dünyada tanınmış markalar, şeffaflık ve izlenebilirlik taleplerini karşılamak adına bu geçişin ön saflarında yer almaktadır. 2D barkodlara seri numaraları ve son kullanma tarihleri gibi detayları ekleyerek markalar, envanter yönetimini, tedarik zinciri görünürlüğünü ve ürün bütünlüğünü geliştirebilmektedir.
Perakendeciler de bu değişime uyum sağlamakta, Sunrise 2027 gibi girişimler aracılığıyla 2027 yılına kadar kasada 2D barkodları kabul etmeye hazırlanmaktadır. Bu veri açısından zengin QR kodları sadece alıcıları etkilemekle kalmamakta, aynı zamanda envanter operasyonlarını hızlandırarak ürünlerin tüketici ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazır olmasını sağlamaktadır.
İlk barkod taramasının yapıldığı 50 yıl dönümünü kutladığımız bu günlerde, gelecek nesil barkodların benimsenmesiyle perakende ve tedarik zinciri otomasyonu geleceği hiç olmadığı kadar parlak gözükmektedir. Yeniliği ve işbirliğini benimseyen endüstri liderleri, daha bilgili, verimli ve tüketici odaklı bir alışveriş deneyimi için yol açmaktadır.